Mustafa Arıkoğlu
Senarist - Oyun Yazarı
Yakında eserlerimizin kapağına sucuk etiketi basar gibi
"%100 organik zeka ürünüdür, yapay zeka içermez" yazacağız sanırım.
Hayat sanat bahçesinde acı bir hasada girişti yine. Dün Uğur Taşdemir, bugün Kenan Işık... Kendisi "Dünyanın Sonu" oyunuma seslendirmeleriyle değer katmıştı. Sevenlerinin başı sağ olsun...
Dünyanın diğer günleri sizin olsun...
"Tiyatro üçüz doğmuş bir sanat koludur: Yazar, oyuncu ve seyirci. Bunlar birbirinden ayrılırsa ortada tiyatro kalmaz. Oysa ben diyorum ki, günün en önemli sorunlarını kağıda aktaran yazar da, onları sahnede dile getiren sanatçı da sizin aranızdan çıkmıştır. Onun için biz bir bütünüz. Teker teker düşüncelerimiz ayrı olabilir, ama dertlerimiz birdir"
MUHSİN ERTUĞRUL / 27 Mart 1978
İlber Hocamı en son yıllar önce İstanbul'da bir kitap fuarında görmüştüm. Bugün Ömür uzatan, sanatla, kitapla dolu nefis bir sohbet ikram etti bana. Kendisine kitaplarımı imzaladım, gurur ve mutluluğu birlikte yaşayarak... Var olsun...
Bir yazarın hayatında iftihar durakları vardır.
O duraklardan birine daha gelmiş bulunuyoruz.
Yıllarca özel tiyatrolarda, Devlet Tiyatroları'nda birbirinden değerli isimlerle çalışma şansına ve şerefine eriştim. Şimdi de bu şerefi 2018 yılından beri Devlet Tiyatroları'nda sahnelenen oyunumun kitabıyla taçlandırıyorum.
Darısı diğerlerine...
Geçen bir okul söyleşisinden sonra yanıma bir öğrenci geldi. "Siz mizah yazarıymışsınız. Bir mizah yapar mısınız?" dedi. "Yapamam. Alet çantam yanımda yok." dedim. "Haa.." diye şaşırdı. Gülümsedim. "Bak bu da bir mizahtı." dedim. O zaman gülümsememe karşılık verdi. Mutlu bir şekilde ayrıldı yanımdan. Bazen insanları gülümsetmek için bir mizahın içinde yaşadıklarını hatırlatmanız gerekir.