deliciaturca

Instagram’ın yasaklanması ile birlikte farklı mecralarda farklı iletişim biçimlerini araştırmaya ve isteyenlerle iletişimde ve etkileşim içerisinde kalmaya niyet ediyorum.

twitter.com/deliciaturca
https://t.me/manifestthyself
https://www.facebook.com/deliciaturka?mibextid=LQQJ4d

deliciaturca be the change you wish to see in this world

The b*tch is almost back. 🍃

"Haydi, deniz kenarına bir yere gidip dolaşalım... Bugün canım insan yüzü görmek istemiyor; geniş, uçsuz bucaksız bir şeye ve sana bakmak istiyorum!"
— İçimizdeki Şeytan, Sabahattin Ali

"Sen ne kadar kalsan da geliyorsun benimle..
Ben ne kadar gitsem de kalıyorum seninle..."
— Antonius ve Kleopatra, William Shakespeare

Kendime ‘bodyshaming’ yaptığım koca 3 sene! Gebelik/doğum kilolarımı veremediğim, hiçbir kotuma, pijamama bile giremediğim için üzülüp didindiğim, ne yalan söyleyeyim aynaya baktığımda kendimi sevemediğim… şimdi sokakta bakıyorum hiçbir gencin umrunda değil selüliti mi var, bacakları mı kalın, göbeği mi pörtlemiş mini şortunu, crop top’ını giyiyor hiç çekinmeden, teşekkür ederim hepsine. Düşündüm taşındım, medya/markalar vb. başka beynime bu güzellik, incelik, fitlik mesajlarını bana aşılamış olabilecek kimse yok. Annem, babam, büyük ailem, arkadaşlarım ve sevgili partnerim beni olduğum gibi seviyor, kilolu veya ince, sivilceli veya bebek cildimle. Sorun bendeydi; gerçekçi olmayan güzellik kalıplarına kapılmışım farkında olmadan yeniden.

Depremin ve sivilcelerin olumlu yanı kendimde göremediğim güzelliği yeniden keşfetmek oldu. Önce deprem korkusundan yemeden kesildim sonra ve akne/bağırsak/karaciğer onarımı için bir sürü besinden. Daha önce de bahsettim aslında bundan. Arada sahiden deliriyorum, ve çok zorlanıyorum. Herkesten ve kendimden kaçıyorum sonra fark ediyorum. Ancak kaçmak istemiyorum, kabule geçmek, yüzleşmek, her şeye tanık olmak, gelişmek, genişlemek, dönüşmek istiyorum.

Canım kendim, belki ışık olur birilerine herkesin huzurunda sana sesleniyorum; her ne olursa olsun, seni olduğun gibi seviyorum. Bedenim mabedim, sana daha iyi bakabilmek için, zihin ve ruhuma da katkısı olması için zor olsa da daha iyi seçimler yapabildiğim için aslında mutluyum. Sağlıklı, şimdi ve şu an burada hayatta olduğum için şanslıyım.

Yarın ne getirecek bilmiyorum. Yaşamı ve yaşamayı seviyorum. Güzel bir ailem, yakın dostlarım var. Arada bir anne olarak deprem kaygısı içimi sarsa da, şükürler olsun yaradana.

İşte öyle bir şey.
Kucak dolusu sarılıyorum.

Toprak büyüyüp fotoğraflarına baktığında sanki hiç ben yokmuşum hep benden başkalarıyla olduğunu sanacak, uyduruk selfielerimiz dışında doğru düzgün beraber çekilmiş bir fotoğrafımız yok diye hayıfladığım bir haftasonuna güzel gören bir gözden hatıra. 📸

Hesabım bebek, anne, yemek influencer hesabına döndü, zaten herkes siz ne iş yapıyorsunuz diye sorup duruyordu eminim bu birkaç senede iyice kafalar karıştı.

Kendimi ifade etmekten, görünür olmaktan çekinir bir hale gelmiştim nedense… ’in geçenlerde yaptığı bir paylaşım, ’in ‘e şimdi dön neden Eylül’ü bekliyorsun’ teşvikiyle biraz biraz cesaretlendiğim, üstadım ’in alanında utanç duygusu hissettim demesiyle kendime geldiğim bir dönemde; buradayım, yaşıyorum ve hayattayım demek istedim.

Eskisi gibi değilim, bence daha da iyiyim. Biraz daha sakin, biraz daha canlı. Yer yer çekingen ama eskisinden daha hayat dolu ve umutluyum.

Klişe ama hayat bir gün o da bu gün. Artık an’ı yaşıyorum. Telefonuma bakacak daha az, hayatı yaşayacak daha çok vaktim var.

Çok şey öğrendim, aktaracak çok güzel şeylerim var. Sabırla beklediğiniz için teşekkür ederim.

— Esin’len 16.07.2023

Miss you dear self 🤍

Pandemi, hayatın akışı, deprem falan derken sürekli kendinden büyüklerle geçirdiği 2 yılın acısını bayrama denk gelen doğum gününü arkadaşlarıyla kutlasın istemiştik, ya da ben öyle istedim, o yüzden biraz erken doğum günü yaptık; bu görsel de davetiyesiydi. Şansa herkesin başka programı, işi, seyahati vardı sadece arkadaşı Han, deprem zamanı tanıştığı büyük arkadaşı Ali Ata, tek kuzeni Yasemin Eva (aka chibaqa chi) ve kendinden yaşça büyük ailesi, sevenleri katıldı. Ne yalan söyleyeyim biraz endişelenmiştim çoğu kişi davetime cevap dahi vermediği ve de kimse gelmediği için ama sahiden insan çocuklardan çok şey öğreniyor, belki küçük olduğu için belki de toplum tarafından öğretilen endişe, korku vb. hisleri taşımadığı için hiç umru olmadı ve anı yaşadı, koşturdu, eğlendi.

Bugün de en sevdiği coconut, çilek ve muzla yapılmış hurma suyu ile tatlandırılmış pastasıyla anneanne, dede, dayı, anne ve babasıyla kutlayacak.

Mutlu olmak için sadece sevgi, sağlık, iyi aile ilişkileri, 3-5 yakın dost ve an’ı yaşamak olduğunu yeniden ve yeniden bana gösterdiğin, hayatımıza girdiğinden beri öğrettiğin, kendinle beraber beni de büyüttüğün için teşekkür ederim minik üstat. İyi ki varsın! İyi ki doğdun hayatımıza 🌞

But take your time, think a lot
Think of everthing you've got
For you will still be here tomorrow
But your dreams may not

01.07.2021 00:17
Happy Birthday my caramel, Toprakiμου, my guide, my love.

Bless my eyes this morning
Jah sun is on the rise once again
The way earthly things are going
Anything can happen
You see men sailing on their ego trips
Blast off on their spaceships
Million miles from reality
No care for you, no care for me
+

“Love is my gift to the world. I fill myself with love, and I send that love out into the world. How others treat me is their path; how I react is mine.”
— Dr. Wayne Dyer

Sevgi benim dünyaya hediyemdir. Kendimi sevgi ile doldurur bu sevgiyi dünyaya yayarım. Etrafımdakilerin bana nasıl davrandığı onların kendi yollarıyla ilgilidir; benim nasıl tepki verdiğim ise benimkiyle.

Eğer anlatırken bir duygu hissetmiyorsak ya da o duyguya girmeden anlayabiliyorsak diyeyim, bilgeliğini kazanmış olurmuşuz deneyimlerin, ben bugün deprem anını aylar sonra anlatırken farkettim ki henüz 1998 ve 2023 depremlerini henüz tam olarak atlatamadım.

Ama hayatta, burada ve sağlıklı olduğum için şükürler olsun.

“Your thoughts are incredibly powerful. Choose yours wisely.”
— Joe Dispenza

O zamanlar birisi bir gün yeniden yollarınız kesişecek, evlenecek ve de çocuk yapacaksınız dese inanmazdım. İlk erkek arkadaşım, en yakın arkadaşım, hayat yoldaşım ve Toprak’ımın babası, sen sosyal medya kullanmıyor ve de sevmiyorsun, haklısın da, ben sana bunu link olarak atarım :) iyi ki varsın, ikinci babalar günün kutlu olsun, seni seviyoruz!
— Esin & Toprak

Hayaller Leros, Dhodecanisos
Gerçekler Adana, Mersin, Çukurova

Happy Birthday bff, sister, my childhood, farm memories, 90s, 00s, now and forever! İyi ki varsın! 🏝️🧸

"Aklınıza gelen güzel şeyleri duaya dökün. Bakarsınız yol olur, niyet olur ve nasip olur; hâllolur." 🇬🇷🤞🏼🏝️🧿

“…olursa bir hayır, olmazsa bin hayır ara… Geçmiş ve gelecek insana göredir. Yoksa hakikat âlemi birdir. Bu âlem bir rüyadır. Zanna kapılma ey can! Rüyada elin kesilse de korkma, elin yerindedir. Dünya bir rüya ise, başına gelen felaketler de geçicidir. Neden çok üzülürsün ki?

Her şey üstüne gelip seni dayanamayacağın bir noktaya getirdiğinde sakın vazgeçme: Çünkü orası gidişatın değişeceği yerdir. Bu âlemin, bu kâinatın kitabı sensin: Aç da kendini oku ey can! Kâinatın en uzak köşesi, senin içinde ufak bir nokta… Ama sen bunun farkında bile değilsin. Derdin ne olursa olsun korkma! Yeter ki umudun Allah olsun… Herkes bir şeye güvenirken; Senin güvencen de Allah olsun. Hiçbir günah, Allah’ın yüce merhametinden büyük değildir ama; Sen yine de günah işlememeye bak!”
— Mevlana Celaleddin Rumi

Ok iPhone fine I’ll post it. You’ve been suggesting it for months now. #2018 📷 by .ares

“Here's to the crazy ones. The misfits. The rebels. The troublemakers. The round pegs in the square holes. The ones who see things differently. They're not fond of rules. And they have no respect for the status quo. You can quote them, disagree with them, glorify or vilify them. About the only thing you can't do is ignore them. Because they change things. They push the human race forward. And while some may see them as the crazy ones, we see genius. Because the people who are crazy enough to think they can change the world, are the ones who do.”

Desiderata | Dedicated to Haluk Dayı 🤍
May you have a pleasant, illuminated and a smooth ride back to the source. You’ll be missed incredibly.
————————————————————————
Go placidly amid the noise and the haste, and remember what peace there may be in silence. As far as possible, without surrender, be on good terms with all persons.

Speak your truth quietly and clearly; and listen to others, even to the dull and the ignorant; they too have their story.

Avoid loud and aggressive persons; they are vexatious to the spirit. If you compare yourself with others, you may become vain or bitter, for always there will be greater and lesser persons than yourself.

Enjoy your achievements as well as your plans. Keep interested in your own career, however humble; it is a real possession in the changing fortunes of time.

Exercise caution in your business affairs, for the world is full of trickery. But let this not blind you to what virtue there is; many persons strive for high ideals, and everywhere life is full of heroism.

Be yourself. Especially do not feign affection. Neither be cynical about love; for in the face of all aridity and disenchantment, it is as perennial as the grass.

Take kindly the counsel of the years, gracefully surrendering the things of youth.

Nurture strength of spirit to shield you in sudden misfortune. But do not distress yourself with dark imaginings. Many fears are born of fatigue and loneliness.

Beyond a wholesome discipline, be gentle with yourself. You are a child of the universe no less than the trees and the stars; you have a right to be here.

And whether or not it is clear to you, no doubt the universe is unfolding as it should. Therefore be at peace with God, whatever you conceive Him to be. And whatever your labors and aspirations, in the noisy confusion of life, keep peace in your soul. With all its sham, drudgery and broken dreams, it is still a beautiful world. Be cheerful. Strive to be happy.

by Max Ehrmann ©1927

RIP Haluk dayı. You are a special one. ✨ ‘Zeynep’ as you always used to call me, will miss you immensely. I’m only glad you’ll meet your beloved Margha again. 🤍 Farewell, for now.

bestie, sister, friend happy birthday! iyi ki varsın. 🎈🧸

İşler kötü gittiğinde, ki bazen gidecektir,
Tırmandığınız yol size çok dik geldiğinde,
Elinizdeki para az, borçlarınız çok olduğunda,
Gülümsemek isteyip, iç çektiğinizde,
Biraz daha endişe,
sizi daha da kötü yaptığında,
Gerekirse dinlenin, ama vazgeçmeyin.

Hayatın dönemeçleri olduğunu
Öğreniriz hepimizin zamanla,
Ve birçok başarısızlık tersine döner,
Sonuna kadar dayanıp, kazandığınızda;
Vazgeçmeyin adımlarınız ne kadar ağırlaşsa da,
Esecek bir rüzgarla başarıya ulaşabilirsiniz.

Tersine döndürülmüş başarısızlıktır, başarı,
Gümüşe çalan şüphe bulutlarının altında,
Anlayamazsınız hedefinize ne kadar yakın olduğunuzu,
Çok uzak gibi görünürken, hemen yanı başınızda olabilir;
Öyleyse, devam edin mücadeleye, en kötü anınızda,
İşler kötü gidiyor gibi göründüğünde,
Vazgeçmemelisiniz.
— C. W. Longenecker (via. )

"You do not need to always conceptualize, interpret, or label everything that comes into your awareness." - Eckhart Tolle

Toprak ve Ateş ❤️

Biliyorum hayatta hiçbir şeye, kimseye vs. bağlanmamak gerek ama Mimi bir umut ışığı gibi olmuştu.

Depremden hemen sonra anne babamın evine gelen ve o günden beri Toprak’la gizlice beslediğimiz çok uysal ve sevgi dolu bir kedi var. Bizim kendi evimizdeki kedilerimizin adı Mynt ve Layon, Toprak tüm kedilere o yüzden kısaca Mi ve La diyor ama genelde Mi, biz de bu kediye Mimi adını verdik. Hatta benim çocukluktan kalma siyah peluş oyuncağım var Toprak’ın yeni uyku arkadaşı oldu ona da Mimi adını verdik.

Birkaç gün önce arka bacağının orada ufak bir yara gördüm ama ciddi bir şey olacağını düşünmemiştim. Her geçen gün yavaş yavaş büyüdü, tüyleri döküldü, kurtlandı fotoğraflarını ’ya gönderdim ve Müzeyyen’in önerisi ile rif uyguluyordum. Dün artık iltihaplar akmaya başlayınca ve Müzeyyen veterinere götür diyince buradaki bi’ köy veterinerine götürme kararı aldım.

Kutumuz yok, soruşturarak komşumuzdan buldum, komşunun evinden kutuyu almaya giderken peşimden geldi Mimi, o sırada siyah iri bir kedi var pusu kurmuştu inşallah bir şey olmaz dedim içimden, Mimi’ye de git git diye seslensem de bir anda yok oldu, kutuyu eve getirdim Mimi Mimi seslendim sesini duyuyordum ama göremiyordum. Sonra kedi kavgası sesi geldi ve hemen ardından sağanak yağmur başladı ve durmadı.

Dün Mimi’yi kaybettiğim andan itibaren deliler gibi yağmur vardı. Balkonda pati izleri var, bir umut Toprak’la beraber çıktım Mimi Mimi aradım seslendim, hala yok. 11:00-13:00 arası yağmur yok, veterinere götürürüm o ara diye umutlandım ama yine de bulamadım. Deprem olduğundan beri yapamamıştım, bir posta ağladım.

Halbuki Toprak’ın dışarı çıktığını anladığında hemen yanımıza koşardı.

Umarım iyisindir Mimi.

Biz Anadolu halkıyız.

Dün gece oğlumu uyutmaya çalışırken uykum kaçtı, aslında gece yazsam neler geçmişti içimden ancak hatırlayabildiğim kadarını uygun bir vakitte toparlayıp aktaracağım.

Sosyal medyada sürekli olarak karşıma psikolog ve psikiyatristlerin ‘normalleşme’ ile ilgili yazılar çıkıyor, uzman görüşü bireylerinkinden daha yapıcı olması güzel. Ancak bizler için bu normalleşme pek kolay olmayacak gibi duruyor. Tekrar tekrar söylüyorum zamana, yaraların sarılmasına, acıların yatışmasına, yasın tutulmasına ihtiyacımız var. Hem nedir bu acele? Paylaşımların altında yazılan yorumlar kan dondurucu. Afet bölgesindeki insanlar kafayı yemiş, hasta ruhluymuş, ilgi çekmek için yapıyorlarmış vs. gibi şeyler… Aktarabilmek için paylaşımlara baktım ancak galiba olumsuz yorumlar silinmiş bulamadım. Herneyse.

Kişisel fikirlerim sizinkiler ile örtüşmeyebilir. Ben özgürüm, herkes gibi. Dünyadaki insan sayısı kadar bakış açısı ancak tek mutlak gerçek var; o da bir olduğumuz. Aynı yere farklı şekillerde yürürken sevgi, saygı ve ışık yolumuzdan eksik olmasın.