Ayşıl Susuzlu
Kişisel blog: http://odamdannotlar.blogspot.com/
Çalışma etiği: http://www.ncblpc.org/Laws_and Yüksek lisansını tamamladıktan sonra Türkiye'ye döndü.
Ayşıl Susuzlu İzmir'de doğdu. İzmir Amerikan Lisesi'nden mezun olduktan sonra İstanbul'da başladığı üniversite hayatına Amerika'da devam etme kararı aldı. State University of New York at Buffalo'da, İstanbul'da okuduğu çift ana-dal programını bırakarak Psikoloji alanına yöneldi. 2009 yılında Psikoloji lisansıyla mezun olan Ayşıl, ardından Boston'a yerleşti. Boston College'da yüksek lisansını Psiko
Ana okul çocukları ceplerinde yaşam isteğini ve doğayı taşıyorlar.
Ya siz?
Sweet Photo Series Reveals What's In A Preschooler's Pockets "These objects ... represent a chapter of boyhood, his imagination, and the magic of finding a 'treasure.'"
SÖZ GÜMÜŞ İSE SÜKUT ALTIN MIDIR?
Sessizlik, eski Hindu felsefesinde 'mauna' demekti -iç. huzur, iç bilgelik anlamına da gelmekteydi. Taoism'in babası Lao-Tze'ye göre sessizlik müthiş bir gücün kaynağıydı. İncil'de bahsi geçen bir deyişe göre "sessiz kalan budala bilge zannedilir".
İlave olarak, sessizlik sosyal olarak da 'saygı ve dikkat' olarak algılanabildiği gibi yakınlığın bir ölçütü olarak da ele alınır. Çoğumuzun hayatında "biz onunla konuşmadan da anlaşıyoruz" dediğimiz bir can vardır.
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, gürültü kirliliği hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler için evrensel bir sağlık tehditi olarak ele alınmaktadır. Bu tehditin çıktıları: duyma kaybı, uyku rahatsızlıkları, ruhsal bozukluklar, hipertansiyon ve yüksek kan basıncı olarak tespit edilmiştir. Kronik seslere maruz kalan bireylerin bağışıklık sistemlerinin de çökmeye daha elverişli olduğu keşfedilmiştir. Bu durumun çocuklardaki etkisi ise öğrenme güçlüğüne temas etmektedir.
Bu bilgiler eşliğinde sessizliğimizle ve olası sessizliklerle ne kadar ilişkide olduğumuzu yeniden gözden geçirmek ve bunun üzerine sevdiklerimizle birlikte düşünmek isteyebiliriz.
Sessizlik üzerine müthiş bir düşünme örneğini paylaşmak isterim: https://www.youtube.com/watch?v=x2IR7R7ThgQ
Vakti olanlar mutlaka izlesin!
İçgüdüsel El Hareketlerimiz Akapunktur ile Buluşursa
Akapunktur tıbbının temel aldığı, vücudumuzda 'meridyenler' denen elektrik ağları vardır ve son noktaları parmak uçlarıdır.
Başka bir deyişle avuçlarımız ve parmak uçlarımız yoğun miktarda sinir uçlarıyla doludur ve devamlı enerji akıtmaktadır. Beyinde farklı yerlere tekabül eden bu bölgeler birbirine değdirildiğinde bir çember, yani bir devre oluşur. Normal koşullarda dışarı akıp dağılan enerji vücuda ve beyine geri döner.
Görselde, bize kendi parmak uçlarımız kadar yakın, arzu edilebilir duygulanım olasılıklarımız mevcuttur.
Gıdanın Psikolojisi
Tükettiğimiz gıda tercihleri, fiziksel ihtiyaçlarımızın yanı sıra sıklıkla güncellenen gıda reçeteleriyle de nasıl ilişkilendiğimizi de işaret ediyor.
Bu bağlamda kimi birey, bilir kişi veya devlet kanalıyla oluşturulmuş diyetleri/gıdaları sıkı sıkı tercih eder. Ardından bir bütün olarak tüm ihtiyaçlarının karşılanmadığı -bir nevi- kayıp duygusunu deneyimler ve reçetelerden vazgeçer. Kimi birey ise otoritelerin öngördüğü diyetlerle öylesine özdeşleşir ki alternatif görüşleri duymaya tahammülü yoktur. Bu farklı bireylerin örneklerini artırmak mümkün.
'Değer'li olanın karşılıklı ilişkilerle belirlendiği ekonomik belirsizlik ikliminde, gıda tercihlerimiz de politik anlamlar taşımaya başladı. Özdeki birincil biyolojik ihtiyaçlarımızdan, dürtülerimizden yavaşça kopuyoruz. Gıda karşısında nesneleşiyoruz.
Gluten, kafein OUT, tatlı patates IN!
Aşağıdaki yüksek teknoloji ile 'üretilen' gıdalar, insan olmanın dürtüsel kısmının laboratuvar ortamında 'oluşturulan' balık üzerinden resmini çizmektedir.
Daha fazla bilgi için: https://onedio.com/haber/kaygilarinizin-kaynagini-biliyor-musunuz-iste-anksiyeteyi-tetikleyen-15-gida-urunu-837591
10 High-Tech Foods We Will Be Eating in the Future Scientists and futurists insist that thanks to the problems of overpopulation and limited resources, we need to rethink what we are eating every day. Research in the food industry and rapid advancement of technology provide new perspectives on what we will be putting on our plates in the future. We....
Alzheimer Teşhisi
Her şey bilişsel değerlendirme ile başlar (bknz:Mini-Mental State Exam). Bu değerlendirme düşük performans ile sonuçlandığı takdirde –eş zamanlı- olası bir beyin kanaması ve/veya eksik beslenme hikayesi aranır. Sonrasında ise PET taraması istenebilir.
Bu işlemler rahatsızlık verici ve pahallı olarak algılanabilir. Ayrıca hafıza kaybına dair işaretler belirmeye başladıktan sonra uygulanırlar. Ancak bilimsel çalışmalar; hafıza kaybına yönelik belirtiler başlamadan 10 yıl kadar önce Alzheimer’ın sinsice beyne zarar vermeye başladığını göstermektedir. İşte tam da bu noktada çok daha erken bir Alzheimer teşhisi gerekmektedir (hastalığın kesin bir tedavisi olmadığı için teşhisi erkenden bilmek istemeyen bireyler olduğunu/olacağını da tahmin edebiliyoruz).
Bill Gates’in de sponsor olduğu Alzheimer için İlaç Araştırma Vakfı (Alzheimer’s Drug Discovery Foundation), daha etkili tedavi için daha erken Alzheimer teşhisine ön ayak olabilecek çalışmalarını vakıf genelinde sürdürmektedir. Dünyada ortalama 44 milyon Alzheimer teşhisli bireyin olduğunu ve son 5 yılda %17 artış gösteren Türk yaşlı nüfusunu da düşündükçe, bu vakfın öncülük edeceği bilimsel gelişmeleri yakından takip ediyor olacağız.
Kaynak: https://www.gatesnotes.com/Health/A-better-way-of-diagnosing-Alzheimers?WT.mc_id=20190120182326_AlzheimersBiomarkers_BG-LI&WT.tsrc=BGLI&linkId=62597769
Korkunun Cinsiyeti
2018 yılında Amerika'da yapılan ve Biyolojik Psikiyatri (Biological Psychiatry) dergisinde yayınlanan bilimsel çalışmaya göre, erkek fareler korku dolu anıları dişi farelerden daha net hatırlamaktadır. Bu farkı yaratan genin ise Cdk5 (cyclin dependent kinase 5) olduğu tespit edilmiştir.
Korku deneyimlerinin epigenetik kompozisyonumuzda kalıcı farklar yaratabildiğini biliyoruz. Tam da bu noktada Cdk5 geninin, korku içeren koşullanma sonrasında erkek farelerde doğal olarak aktive olurken, dişi farelerde pasif kaldığı tespit edilmiştir. Bu genin, hafıza problemlerine ve öğrenme güçlüğüne sebep olabilmesi ile birlikte dişilerde aktifleşmemesi ise dişilerin biyolojik donanımlarının, kendilerini zorluklar karşısında daha çok koruyabilmelerine yönelik olduğunu ortaya koymaktadır.
Bu yeni bilgiler ışığında, depresyon, travma sonrası stres bozukluğu ve kaygı bozuklukları gibi ruhsal zorluklar karşısında cinsiyet farkını gözeterek daha etkin müdahaleler oluşturulabileceği tartışılmaktadır.
Kaynak: Ajinkya S. Sase, Sonia I. Lombroso, Brandon A. Santhumayor, Rozalyn R. Wood, Carissa J. Lim, Rachael L. Neve, Elizabeth A. Heller. Sex-Specific Regulation of Fear Memory by Targeted Epigenetic Editing of Cdk5. Biological Psychiatry, 2018; DOI: 10.1016/j.biopsych.2018.11.022
Atölyemizde kalan son birkaç yer için minik bir hatırlatma bu sefer Pablo Picasso'dan geliyor 🌱
Katılım için: [email protected] adresine isim-soy isim ve telefon numaranızı yollamanız gerekmektedir.
‘6.Vites: Yaratıcılık’ Atölyesi İçeriği
Öğretim Görevlisi, Psikoterapist Ayşıl Susuzlu ile:
-Yaratıcılığı tıkanmış kişi kimdir?
-Zamanınızı kimlere ve nelere harcıyorsunuz?
-Hayatınızda en çok neleri ve kimleri özlüyorsunuz?
sorularının yanıtlarını birlikte aradıktan sonra 5 aşamalı 'Zihin Aynası' egzersizi uygulanacaktır.
Egzersizin ardından Tiyatro Sanatçısı/Eğitmeni Gamze Süner Atay ile
'Terra Incognita' (Bilinmeyen Topraklar) yaratıcı oyunu oynanacaktır.
Terra Incognita'nın sorusu: 'Yaşamda benliğimi nereye konumlandırıyorum ve aslında nerede olmasını istiyorum?'.
🔸Katılım için isim-soy isim ve cep telefon numaralarını
[email protected] adresine göndermeniz ve karşılığında teyit mail’ı aldığınızdan emin olmanız gerekmektedir.
- Katkı bedeli 80 TL'dir.
Adres: AnDrama Oyunculuk Atölyesi, Çırağan Caddesi No:7 Saadet Apt. Kat:3 Dr:3 (Bahçeşehir Üniversitesi karşısı)
'Duyguların Kullanım Kılavuzu' atölyesi, katılımcılarını Psikolojinin teorik ve sorgulayıcı doğası ve Rasaboxes'ın deneyselliğiyle buluşturdu.
Videomuz aracılığıyla tüm katılımcılarımıza teşekkür ederiz! Yakında yeniden görüşmek üzere 🧞♀️🧞♀️
‘Duyguların Kullanım Kılavuzu’ Atölyesinde Öğretim Görevlisi Psikolog Ayşıl Susuzlu ile birlikte
☑️Duyguların tarihsel icadı
☑️Duyguların önemi ve işlevi
☑️Psikosomatik rahatsızlıklar
interaktif sekilde tartisildiktan sonra Tiyatro Sanatçısı/Eğitmeni Gamze Süner Atay ile
☑️her katılımcının temel duygularını yaşantılaması
☑️duygu geçişlerini ve süreçteki tepkilerini fark etmelerini
temel alan ‘Rasaboxes’ aktivitesi uygulanacaktir.
🔹Atölye, ilgilenen herkese aciktir ve katilim bedeli herkes icin 70TL’dir.
🔹Ödemeler nakit olmaktadir.
🔸Katılmak isteyenlerin isim-soy isim ve cep telefon numaralarını [email protected] adresine göndermeleri ve karşılığında ‘teyit’ email’ının kendilerine ulaştığından emin olmaları gerekmektedir.
Adres: AnDrama, Çırağan Cad. No:7 Saadet Apt. Kat:3 Dr:3 (Bahcesehir Universitesi Kutuphanesi’nin karsisi)
Hepimize emek vermenin ve karşılığını alabilmenin hazzını diliyoruz ...
kırmızı ışıkta-okuldan çocuğumuzu almak için dahil olduğumuz araba kuyruğunda-en sevdiğimiz dizi, bilgisayarımıza yüklenirken-duştaki sıcak su ideal sıcaklığa ulaşmaya çalışırken-filtre kahve demlenirken-arabamız yıllık bakımındayken-telefonda müşteri temsilcisi ile görüşebilmek-plazalarda asansörler ve havalanında bagaj teslimleri ve daha niceleri için sürekli bekliyoruz.
Sonrasında bir TV ekranında komiklikler yapan hayvanlar, büyük boy aynaları, kısık seste müzik, bilincin kolaylıkla algılayamayacağı hoş kokular, farklı renkteki mekanlar ve loş aydınlatma seçenekleri türüyor etrafımızda. Beklerken sergilenen sosyal adalet duygusu yavaşça erdem sergisine dönüşüyor.
Kısacık hayatlarımızda çokça bekliyoruz. Öyleyse beklerken izlemek, deneyimi tüm zorluklarıyla kabul etmek, yaşanılanları araştırmak ve başkasına ve kendimize şefkat geliştirebilmeyi denemek için çook sayıda fırsatımız var demek oluyor.
Durmak ölmek değildir; aksine yaşanılanları gözden geçirebilmek için nadide anlar toplamıdır.
15 Ocak saat 20:00'de Moda Sahnesi'ndeyiz. Çığlığımıza ortak olmak isteyen herkesi bekleriz. Gamze Süner Atay'a selam olsun!
Törpü ...
🎈Soruyoruz: 'hayat'ın adı 'domates' olsaydı ne değişirdi?
- Tarihsel, dilsel ve ruhsal üçgende deliliği ve kendi deliliğini anlatmak, sormak ve 'drama' aracılığıyla keşfetmek isteyen herkes davetlidir.
Baader Meinhof Fenomeni
Beynimizin örüntülere dair önyargıları var. Gün içinde o kadar çok kelime, isim ve fikre maruz kalıyoruz ki ileri tarihte hangisini, ne amaçla tekrar hatırlayabileceğimizi tahmin edemeyebiliyoruz.
Bu 'tahmin edilemezliğin' içine bir miktar da 'bilgi çağının' bilgi çöplüğünü katarsak, her hatırladığımızı sandığımız örüntünün bir noktada yanlış olabileceğini söyleyebiliriz. Bu karmaşadaki en esaslı yol göstericimiz 'örüntünün kendisindense ona iliştirdiğimiz duygumuz' olacaktır. Duygularımızla tekrar tanışıp, yakınlaşmak için terapinin kolları şefkatli bir başlangıç olacaktır.
Yeni Öğrenilen Şeyin Kısa Süre Sonra Karşımıza Çıkması Durumu: Baader Meinhof Fenomeni Mutlaka başınıza gelmiştir. Yeni bir şey öğrendikten kısa süre sonra o öğrendiğiniz şey bir şekilde karşınıza tekrar çıkar. Buna algıda seçicilik de diyebiliriz. Detaylı anlatım için sözü ''teo''ya bırakıyoruz.
"Yaşam, birbirinin kopyası iki yokluğun, doğumdan önce ve ölümden sonra gelen iki karanlığın arasında çakan bir kıvılcımdır" Irvin D. Yalom
------------------------------------------------------------------------------------------------------
Yukarıdaki kıvılcamla ustalıkla yaşayabilmek için müziğin sesine daha çok kulak verelim çünkü:
1- Müzik, kan basıncını düzenler ve kalp atışlarımızı sakinleştirir.
2-Müzik, haz ve mutluluk hormonu olan dopamini üretir ve enstrüman çalmak da duygusal ve moleküler boyutta stresi yok etmeye destek olur. Enstrüman çalmak 'büyüme hormonu'muzu hızlandırır; dolayısıyla vücut sıvılarımızı, kas ve kemik gelişimimizi, şeker ve yağ metabolizmamızı düzenler.
3-Müzik, Alzheimer hastalarının iletişim kapasitelerini genişletir, ruhsal onarımlarına, stres yönetimlerine ve bilişsel beceri ve motor becerilerine destek olur.
4-Müzik, beynin öğrenme ve değişme kapasitesini destekler ve akademik başarıyı arttırır.
5-Müzik, Travma sonrası Stres Bozukluğu olan kişilerin iyileşme kapasitelerini besler.
6-Yarım saatlik bir müzik eğitimi bile çocuğun sol beynindeki kan dolaşımını arttırır ve gelişimini destekler. Aynı şekilde, müzikle ilişkisi olan çocukların okuma becerilerinin arttığı, kinestetik öğrenme becerilerinin geliştiği kanıtlanmıştır. Müzik, 'konuşmak'tan çok daha fazla oranda öğrenme kapasitesini geliştirir.
7-Müzik, uyku öncesi ve uyku boyunca dinlendiğinde kronik uyku bozukluklarını iyileştirmektedir.
- 'ten ilham alınmıştır.
Simge Pınar - Yeni Bir Hayat | Sofar Istanbul Simge Pınar performing "Yeni Bir Hayat" at Sofar Istanbul on May 28th, 2016 Click here to come to a show in your city: http://www.sofarsounds.com/signup For ...
Yine ayrılık yaşıyorum. Anlamadığım o 'aynı' sebepten ötürü yine duygusal ihtiyaçlarımı karşılamayan birini seçtim. Bu artık kısır bir döngü: ben bir nevi 'ayrılmak' için birlikte oluyorum. İnsanlara nasıl bir ilişki istediğimi tarif ediyor, öğretiyor ve onları bir sonraki 'gerçek, mutlu' ilişkilerine hazırlıyorum. Çok yorgunum.
Acele mi karar veriyorum? Hep benzer insan grupları içinde miyim? Melankolimden kurtulmadan bu işi düzeltemeyecek miyim? Yakın arkadaşlarımın fikirlerini dinlemiyor muyum?
Bu soruların hepsi araştırılmayı ve de yanıtlanmayı hak eden sorular. Ancak hepsinin ötesinde 'yakınlık kurma korkusu' (fear of
intimacy) ağır basıyor. Sevgi, hayatlarımızın birincil amacı ve onu kaybetmek ya da ondan ötürü zarar görme korkusu çok anlaşılır.
Bu anlaşılır korkunun bireysel temelini, inşa sürecini ve ilişki algımızı kavramak ve tatmin olabilmek için psikoterapi odası en doğru adres olacaktır.
-Görsel Jasmine Deporta'ya aittir.
Derin nefes al
içinden 10'a kadar say
olumlu şeyler düşün
----------------------
Endişeniz devam ediyor mu?
Hala endişeniz devam ediyorsa yeni bilimsel çalışmanın önerisini deneyimleyebilirsiniz.
----------------------
"Heyecanlıyım, ben heyecanlıyım!"
Beyninizi endişenin olumsuzluğundan heyecanın adrenaline ikna ederek stresi bypass etmeyi deneyebilirsiniz.
✅ daha detayli bilgi için ekteki video'yu izleyebilirsiniz.
The 3 Magical Words You Should Say Next Time You're Anxious It's a super-easy and scientifically proven strategy.
Yaşadığım her şeye bir miktar öfke sürüyorum. Ya hiçbir şey hissetmiyorum ya da tam tersi uçlarda yaşıyor; kendime ve çevreme hasar veriyorum. Öfkem çoğu zaman şiddete dönüyor. Bazen evde elime ilk geçeni yere fırlatıyor ve ardından ağlama nöbetleri yaşıyorum. Heyecanlarım, hayal kırıklıklarım, cinselliğim bana ağır geliyor, onları koyacak yer bulamıyorum. Her şey yoluna girebilecek mi? Her şey için çok mu geç kaldım, bilmiyorum. Keşke bilebilseydim…
Bu durumu limbik sistemimizle açıklasak olsak şöyle ifade edebiliriz:
Limbik rezonans der ki insanların derin duygularını paylaşabilme kapasiteleri beyinlerinin limbik sisteminde kayıtlıdır ve bunun en iyi örneği anne ve yavrusu arasında sözel olmayan iletişimsel senfonidir. Bu limbik düzenlemede anne ve bebeğin beyinleri karşılıklı uyumlu hale gelir. Yavrunun, insan yavrusu gibi prematüre olduğu tüm memeliler için bu düzenleme geçerlidir.
Limbik rezonans ve düzenlemede anne, yavrusunun sadece
gözlerine bakarak onun beyniyle iletişime geçer. Depresif ve kaygılı anneler bu deneyimi tamamlayamayabilirler. Bu durum yavrunun ileriki günlerde psikolojik uyarılmaları yönetememesine sebebiyet verebilir. Ancak insan bu varoluşsal noksanlıkla yaşamaya mahkum değildir.
Limbik revizyon aracılığıyla kişi, sağlıklı bağlanma ve tutulma ihtiyacını psikoterapi sayesinde her yaşta geliştirebilir ve besleyebilir.
Jenerasyonlar oyunları birbirine aktarır. Sevdiğiniz oyunun sebebini bulmak için aile büyüklerinizi araştırmanız yeterli olacaktır.
Tam da bu noktada, çocuk yetiştirmenin esas noktası ona hangi oyunları öğreteceğinizi seçmektir.
Oynadığımız oyunlar, ailemizin geçmişi, kendi geçmişimiz kim olabileceğimize karar verebilir ya da gelecekte yapacaklarımızın 'yanlızca bir parçası' olarak da kalabilir.
- Aşağıdaki videoda çok tanıdık oyunlar dizisi mevcuttur.
İyi seyirler!
Not: Yukarıdaki yazıda Eric Berne'den feyz alınmıştır.
Arkadaşlar üzgün göründüğümü söylüyorlar ama ben pek de öyle hissetmiyorum. Ara sıra mide ağrılarım oluyor ama gece hayatındandır nasılsa diye tahmin ediyorum. Yeniköy'de istediğim o müstakil evde oturuyorum -hani Muhtarlığa gelmeden. İstediğim arabanın 2.elini aldım hem de sahibinden. 5 yıllık iş planlarıma 4. yılımda ulaşmış durumdayım, anlaşılan sandığımdan da doğru hamleler yapmışım. Yıllar sonra üniversite aşkımla tekrar görüşmeye başladık. İlişkinin tadı tanıdık geliyor, hafifletici buluyorum. Ancak tam manasıyla bir şey hissedemiyorum. Arkadaşlarımın beni içten içe suçladıklarını duyar gibiyim ama onlara kendimi anlatmak istemiyorum. Ne hissettiğimi bilmiyorum, bir şey hissetmem gerektiğinden de emin değilim.
Bakalım Schopenhauer bu duruma nasıl katkıda bulunabilir:
"Arzu edilen şeyi elde etmek, onun ne kadar nafile olduğunu keşfetmektir; hayatımızı daha iyinin beklentisiyle geçirmemize rağmen, aynı zamanda pişmanlıkla geçmişin hasretini çekiyoruz. Çoğu insan hayatına dönüp baktığında tüm zamanı geçici olarak yaşadıklarını keşfeder ve bu kadar önemsemeden ve keyif alınmadan geçip gitmesine göz yumdukları şeyin aslında beklenti içinde geçirdikleri hayatlarının ta kendisi olduğunu fark edince şaşırırlar."
Şaşırırlar, acı çekerler ve bu acıyı bir türlü ruhsallaştıramazlar.
..
Karışık düşünceler içinde
Ağır ağır yürüyordum
Şey kalabalıktır şimdi
Önce şu mektubu mu atmalı..
Birdenbire
Bir çiçek
Rıhtım taşının aralığından
Uzatmış başını
Bir çiçek yolumu kesti!
Cemal Süreya
***Bırakalım yolumuzu biraz da çiçekler kessin.
Herkese çiçekli bir hafta sonu dilerim.
- Görsel Ellen De Meijer'e aittir.
İki sevgili, kadının sevdiği bir restorantta yemek için randevulaşır. Adam gelir gelmez huzursuzlanır ve başka bir yere gitmeyi önerir. Mekan değiştirirlerken huzursuzluğu katlanarak artmaya devam etmektedir. Sonunda adam kadınla kendi evine gitmek istediğini söyler. Giderler. Aralarındaki mesafe büyümeye devam etmektedir. Adam evinde derhal temizliğe başlar. Kadın 'randevu' olmaktan çıkan beraberlikleri karşısında iyice hayalkırıklığı hisseder, sinirlenir ve kapıya yönelir. Adam kadına gitmesini istemediğini söyler.
Kapıda duraksayan kadın anlık bir farkındalık yaşar ve içinde, adamı en ilkel şekliyle hissedebildiği derinliği keşfeder. Evden ayrılmaktan vazgeçer.
🤔🤔Buradaki drama 'randevu' fikrinin barındırdığı stresin içine yerleşen -adama dair- hassasiyet ve kararsızlığın ortaya çıkışıdır. Bu ortaya çıkış olabildiğince pre-verbal (konuşma öncesine aittir). Burada her şey fiziksel, davranışsaldır. Adamın hissettiklerine karşılık 'kelimeleri' yoktur. Kelimeleri olsaydı belki de "seni seviyorum", "seni istiyorum", "seni bu kadar istemeye dayanamıyorum", "seni sevmekten nefret ediyorum" ve benzeri telaffuz edilirdi. Buradaki sözel olmayan ilişki davetini görmek pek kolay olmayabilir.
Bir araştırmaya göre erkekler ortalama 2 yaşında şefkatli duygu dünyasından -cinsiyet rolleri uğruna- koparılıyor. Kızlar içinse bu durum 11 yaşına -ergenliğe- denk geliyor. 2 yaşın barındırdığı kelimesizlik karşında oğullarımızı, sevdiğimiz erkekleri anlamaya çalışırken belki bizlerde o kadın gibi duraksar, gülümser, daha çok sever ve derinlerimize inebiliriz.
DERİ BENLİK: Yeni doğan bebeğin gereksinimlerinin ve kaygılarının algılandığı ve kaydedildiği -bir nevi narsistik kılıf gibi bedeni saran ruhsallıktır.
Dolayısıyla deri; öfke, korku, utanç, bireyin kendilik imajı ve özgüvenini kapsar ve zihnin bir uzantısı olarak işlev görür.
Psikodermatolojik bakış açısı; dermatolojik rahatsızlıkları, kişinin sakinleşme, yatıştırılma ihtiyacının giderilmemesi sonucu acıyı bedenle dile getirmesi olarak okur. Kronik deri rahatsızlıkları bünyesinde kontrol gruba oranla 3 kat fazla depresyon ve anksiyete barındırır.
Cilt rahatsızlıklarında, psikodermatolojik müdahale en verimli yöntemdir.
Bazen derimiz isyan etse bile:
"Zorlukların üstesinden gelmek, varoluştan tam manasıyla haz almayı deneyimlemektir." Schopenhauer
Tüm katılımcılarımıza yürekten teşekkür ederiz, ileriki atölyelerimizde görüşmek üzere 🎈
"Kalbinde çözülmeden kalan her şey için sabırlı ol. Cevapları şimdi arama. Şu anda cevaplar sana verilmez, çünkü sen henüz onlarla yaşayamazsın. Bu, her şeyi o an yaşama meselesidir. Şu anda soruyu yaşaman gerekiyor. Belki daha ileride, farkına bile varmadan, günün birinde kendini cevabı yaşarken bulacaksın." Rainer Maria Rilke
Rilke'nin bu olağanüstüsü anlatımına biraz dokunacak olursak şöyle de diyebiliriz; kalbin sesini içine hapsetmiş, basit ama iyi formülüze edilmiş her soru, içinde bir miktar yanıtını barındırır.
Bugün yeterince sabrımız yoksa iyi sorularımız olsun o vakit. İyi soru sormak, yaşlanmaya direnen çocuksu zihnin işidir. Yaşlanmamak için 'yavaşça acele edelim'.
-Fotoğraf Amasya Kral Kaya Mezarları'nda çekilmiştir.
İmposter Sendromu (Kendini Geliştirmiş İnsanın Sorunu)
- Başarısını, beceri ve yeteneklerindense şansa ve zamanlamasına atfeden
- İnsanların, kendisini olduğundan daha başarılı ve yetenekli bulduklarını zanneden, onları kandırdığına inanan
- Övgüleri içselleştirmede zorlanan
- Başarısızlıktan ve başarıdan eşit derecede korkan
- Kendini acımasızca eleştiren, yetersiz hisseden o 'başarılı' kişiyi tanıyor musunuz?
"Akıllılar hep şüphe içindeyken, aptallar küstahça kendinden emindir" Bertrand Russell
Stres, anksiyete dışında -tedavi edilmediği takdirde- Imposter Sendromu insanın gerçek potansiyeline ulaşmasının önündeki en büyük engeldir.
**Ailevi değerler, ailedeki doğum sırasınız, geçiş dönemleri ve terapi sürecinde keşfedilebilecek daha nice sebepleriniz olabilir.
Hayattaki tatmininizin en büyük düşmanı olmayın!
(bu sendromdan müzdarip birkaç isim önermek gerekirse: Einstein, Kate Winslet, John Steinbeck ve daha nice deha)
"Değerlendirme yapmadan salt gözlem yapmak aklın en yüksek formudur" Krishnamurti
Acımızı unutmak ve kendimizi yenilememek uğruna başkalarını hunharca eleştirmeyi bırakıp, sadece dinlemeye ve izlemeye başladığımızda gerçekleşecek mucizelere hazır mısınız?
Etrafınızda kimseyi eleştirmeden, yanlızca sürece eşlik eden kimseleri tanıyorsanız bugün onları gözlemlemeye başlayın. Eğer biraz daha fazlasını istiyorsunuz en doğru adres terapi olacaktır.
'Aşk Tutulması'nın ilkini gerçekleştirdiğimiz atölyemizde ara ara nefesler tutuldu, şaşkınlıklar yaşandı ama yine de çok eğlendik ve yine çok rahatladık. Katılan tüm dostlarımıza tekrar teşekkürler! Bir sonraki atölyemizde görüşmek üzere 🎈
25 Nisan Pazartesi saat 19:30- 21:00 boyunca sürecek atölyemize kayıt yaptırmak isteyenler lütfen isim soyisim ve telefon numaralarını aşağıdaki link aracılığıyla paylaşsınlar:
https://app.youpooly.com/show/8dc6d527-29ac-4ed2-82fe-e24c6d6e9490/index.html
Kendimizi tanıdıkça tercih yapmak ne kadar kolay ve kendimizden uzaklaştıkça ne kadar da zor.
Hadi tercihlerimizin bazı kapılarını hazırladığım video ile aralayalım...
görseller waitbutwhy.com'dan alınmıştır.
Artık biz gerçek bir 'aile' olma yolundayız. Katılımcılarımıza selamlarımızla
MEVSİMSEL DEPRESYON için kritik günlerdeyiz, neden mi?
- Bahar aylarında görülen POLEN ALERJİSİ sebep olduğu fiziksel zorlukların (burun akıntısı, kaşıntı, gözlerde kızarıklık vb.) dışında, vücuttaki sitokin sayısını arttırıp enflamasyona sebep olur. Sitokin artışı aşırı uyku isteğine, uyurken nefes alma güçlüğüne, cinsel isteksizliğe ve iştah değişimlerine yol açar. Bu belirtiler depresyonu taklit eder.
- Ayrıca baharla birlikte nem ve sıcaklık artışına tepki veren bazı bünyelerde ise kaygı,konsantrasyon eksikliği, uykusuzluk, sinirlilik ve iştah artışı ya da kaybı görülür.
- İyi haber ise mevsimsel depresyonun her yıl benzer zamanlarda başlayıp bitmesidir. Eylül-Ekim gibi başlayıp Nisan-Mayıs gibi sona eren bu geçici depresyonu hafifletmek için neler yapabiliriz?
+ Kadınlarda çok daha fazla görünmekle birlikte erkeklerde ise çok daha şiddetli geçen bu dönemde 'isteksizliğe rağmen' SOSYALLEŞMEK, MASAJ yaptırmak, SEYAHAT ETMEK, TERAPİ DESTEĞİ ALMAK ve ileri seviyelerde ise SERATONİN takviyesine başvurmak faydalı olacaktır.
KORKU 'acı'nın hafızasını taşır
BAĞIMLILIK 'zevkin' hafızasını taşır
ama
ÖZGÜRLÜK:
"Hiçbir şey ummuyorum, (Δεν ελπίζω τίποτε,)
hiçbir şeyden korkmuyorum, (Δεν φοβούμαι τίποτε,)
özgürüm (Είμαι λεύτερος)." Nikos Kazancakis
Yaş 30 OLMADAN kurtulunası ALIŞKANLIKLAR
- Son dakikada arkadaş buluşmasını iptal etmek.
(Araştırmalar öyle gösteriyor ki arkadaşlar motivasyonumuzu yükseltiyor ve stresimizi azaltıyor)
- Ucuz kıyafetlere çok para harcamak
(Daha pahallı ama daha uzun süre giyebileceğimiz kıyafetlere yönelmek/ tasarruf yapabilmek)
- Online dating takıntısı
(Dışarı çıkın, dışarıda daha ilgi çekici insanlar var)
- Maaşımıza zam isterken çok zorlanmak
(Araştırmalar öyle gösteriyor ki %60'ımız zam isterken kendini çok rahatsız hissediyor)
- Cilt sağlığımızı ihmal etmek
(Her gece yüzümüzü temizleyip, evden çıkmadan önce güneş koruyucu krem sürebiliriz. Unutmayalım; cilt yaşımızı ilk ele verenlerdendir)
- Büyüklerimizi aramayı ihmal etmek
(Büyük amcanızı aramak aklınıza mı geldi, zaman kaybetmeyin, şimdi arayın. Size de iyi gelecek)
- Başarımızdan dolayı suçlu hissetmek
(Başkasının başarınızı küçümsemesine izin vermeyin, başarıyı sahiplenin)
- Dramatik bir ilişkiye/sevgiliye sahip olmak
(Drama ile vakit kaybetmeyin)
- Para biriktirmemek
- Duşumuzu küflenene kadar temizlememek
-Ebeveynlerimizle kavga etmek
(Onları değiştiremeyeceksiniz ama siz değişebilirsiniz)
- Cep telefonlarımızı sürekli kontrol etmek
- Sabaha karşı 'pişmanlık yaratan' mesajlar yollamak
- Spor yapmamak
(Ağırlık kaldırmak ya da koşmanın dışında dans kardiyosu vb. alanları keşfetmek, aktifleşmek)
-Market alışverişi yapmamak
(Dışarıda hep aynı şeyleri yiyoruz)
- Düzenli doktor randevularını ihmal etmek
(jinekoloğa gitmek, yılda 2 kez dişçiye gitmek vb.)
- 'Gerçek hayat'ın başlamasını beklemek
(nasıl bir hayat bekliyorsunuz -bu soruyu şimdi sorun ve başlayın)
*Alyssa Raiola'nın yazısından derlenmiştir.
Click here to claim your Sponsored Listing.
Our Story
Ayşıl Susuzlu İzmir'de doğdu. İzmir Amerikan Lisesi'nden mezun olduktan sonra İstanbul'da State University of New York at Buffalo'dan Psikoloji alanından mezun oldu. Ardından Boston College'da yüksek lisansını Psikolojik Danışmanlık (Mental Health Counseling) alanında yaparken eş zamanlı davranışsal, duygusal ve mental problemleri olan ergenlerle ve genç yetişkinlerle çeşitli terapi oryantasyonları (IFS- Internal Family Systems, CPS- Collaborative Problem Solving, Sanat Terapisi, Öyküsel Terapi, Ergen ve Yetişkin Sosyal Beceri Gelişimi Odaklı Grup Terapisi) yoğun süpervizyon eşliğinde çalıştı. Yüksek lisansını tamamladıktan sonra Türkiye'ye döndü.
Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik alanında Doktora eğitimine devam etmekte olan Ayşıl, çeşitli üniversitelerde (Kültür Üniversitesi, Yeditepe Üniversitesi, Bahçeşehir Üniversitesi ve Boğaziçi Üniversitesi) Öğretim Görevlisi olarak görev yapmaktadır.
Lisanslı EMDR terapistliğinin yanı sıra, ergen ve yetişkinlerle bireysel terapi seansları yürütmektedir.
Akademi dışındaki çalışmalarını ‘yaratıcı kişisel gelişim atölyeleriyle’ -olabildiğince çok kişiye ulaşmayı- merkeze alan bir düsturla, partneri Tiyatro Sanatçısı Gamze Süner Atay ile ‘Inside Buluşmaları’ kapsamında sürdürmektedir.
Contact the practice
Telephone
Website
Address
Çırağan Caddesi
Beşiktaş
34349
Opening Hours
Monday | 09:00 - 21:00 |
Tuesday | 09:00 - 21:00 |
Wednesday | 09:00 - 21:00 |
Thursday | 09:00 - 21:00 |
Friday | 09:00 - 21:00 |
Saturday | 09:00 - 21:00 |
Sunday | 09:00 - 21:00 |
Nüzhetiye Caddesi Deryadil Sk. No:1
Beşiktaş, 34357
We specialise in combined plastic surgery procedures with our excellent surgeons. We invite you to I
Çamlık Yolu Sokak
Beşiktaş
50 milyondan fazla sigara içicisini sigaradan kurtaran tek yöntem� ☏0212 358 5306-06 �0530 5
Ahmet Adnan Saygun Caddesi Canan Sok. No:5
Beşiktaş, 34340
Liv Hospital Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümünde Hafta içi: 09:00-20:00 Cumartesi günü: 09:00-14:00 Arasında Hizmet Vermekteyim.
Küçük Bebek Caddesi No:28/2
Beşiktaş, 34342
Aslı Tür Wellness Nutrition, Bebek, Istanbul Beslenme Terapisi Uygulayıcısı & Bütünsel Sıhhat Elçisi
Beşiktaş, 34330
Vajinismus cinsel ilişki sırasında kadının vajen kaslarının refleks olarak kasılması sonucunda cinsel birleşmenin hiç olamaması ya da çok zor gerçekleşmesi durumudur.
Fulya Terrace Center II
Besiktas
Yürüme bozukluklarından kaynaklanan rahatsızlıklara yönelik kişiye özel tabanlık, ortopedik malzeme
Dikilitaş Mah. Hakkı Yeten Caddesi Yeşilçimen Sok. No:23, Fulya
Beşiktaş, 34349
http://memeestetiksanati.com/
Beşiktaş
Profesyonel tırnak bakımında, bilime dayalı araştırma yapan ve tırnakta modayı yaratan sekt?
1. , Levent Mah. Ebulula Mardin Caddesi No:35
Beşiktaş
DEMİRKAN Clinic'de, yüz ve vücut şekillendirme estetiği ile saç ekimi yapmaktadır.
Esentepe Mahallesi Kore Şehitleri Caddesi No:2 Şişli
Beşiktaş, 34360
Tam teşekküllü hastanede profesyonel çalışanlarımızla steril ve güvenilir ortamlarda hizmet sunmaktayız. Tecrübeli Plastik Cerrahi Profesyonel ve uzman kadromuz tarafından FUE ve D...