4 Boyutlu&Renkli Doppler Ultrasonografik Tanı Bayraklı

Kalpte ekojenik odak, ultrason ile doğum öncesi fetal anomali taramasında saptanabilen görece yaygın bir bulgudur.
Kalp kapaklarının fonksiyonunu sağlayan papiller kaslarda fokal mineralleşme artışı nedeniyle olduğu düşünülmektedir.
Genetik olarak normal olan fetusların yaklaşık % 4-5′ inde saptanabilir. Asya'da daha yaygın görülebilmektedir.
Intrauterin dönemde yapılan ultrason incelemesinde dört odacıklı bir kalp içinde, kemiğe eşdeğer parlaklıkta, milimetrik ekojenik (parlak) odak olarak görülür. Çogunlukla tek ve 3 mm’ den küçüktür.
Intrakardiyak ekojenik odakların çoğu tek taraflıdır. Sıklıkla sol ventrikülde saptanır ancak daha nadiren sağ ventrikülde ya da her iki ventrikülde bulunabilir.
Trizomi 21'li (Down sendromu) fetüslerde görülme sıklığı yaklaşık % 12 olup normal populasyona göre insidans artmıştır ancak, izole bir ekojenik odak ile anöploidi arasındaki ilişkinin sıkılığı hala tartışmalıdır. Biventriküler ya da sağ ventrikül yerleşimli ekojen odağın anöploidi için daha yüksek risk faktörü olduğu düşünülmektedir.
Kalpte ekojenik odak mevcutsa bu durum diğer maternal risk faktörleri, ek sonografik patolojik bulgular ve anomaliler ile birlikte yorumlanmalıdır.
Fetal anomali açısından yüksek riskli gebeliklerde ya da ekojenik odak dışında ek sonografik bulgu varlığında anöploidi açısından genetik danışmanlık düşünülebilir.
Normal bir gebelikte tek başına görüldüğünde spesifik olmayan bir varyant olarak kabul edilir, bu nedenle izole bir bulgu olarak kalpte ekojenik odak saptanan bir fetüste karyotip analizi yapmak gerekli değildir.
Ayrıca izole bir bulgu olarak saptanan kalpte ekojenik odak ile konjenital kalp hastalığı arasında, anöploidik anomali olmadığı sürece, doğrudan bir ilişki yoktur.
Ekojenik odak genellikle 3. trimesterde kaybolmaktadır.

Ektopik (dış) gebelik nedir?
Eğer yumurtanın s***m ile döllenmesinin ardından embriyonun rahim boşluğu içine doğru ilerlemesinde çeşitli nedenlerle bir duraklama olursa embriyo durakladığı bölgeye tutunup rahim boşluğuna ulaşamadan bu bölgede büyümeye başlar. İşte ektopik (dış) gebelik denilen olay bu şekilde oluşmaktadır. En sık yerleşim yeri tüplerdir. Detaylı bilgi için videoyu izleyiniz.

http//:www.drmelekavciorhun.com

, ,

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA ÜRİNER SİSTEM TAŞLARI

Üriner sistem taşları yalnız erişkinlerde değil, bebeklik dönemi dahil tüm çocukluk çağında görülebilmektedir. Hareketsiz yaşam tarzı, beslenme alışkanlıklarının farklılaşması ve uygunsuz D vitamini takviyesi günümüzde üriner sistem taş hastalığının daha sık görülmesine neden olan etkenlerken , ultrasonografi kullanımının artması ve yaygınlaşması, taş hastalığı konusunda bilgi ve bilinç düzeyinin artması da çocukluk çağında tanı konan üriner sistem taş hastalığı olgularının artışını sağlamaktadır.

Bebeklerde taş daha çok böbreklerde yer alırken, büyük çocuklarda üreter taşları daha ön plandadır. Üriner sistem taşları, 10 yaşın altında erkeklerde, 10 yaşın üzerinde ise kızlarda daha sıktır. Ailede taş öyküsünün varlığı önemlidir ve hastaların %12-68’inde ailede taş öyküsünün pozitif olduğu saptanır. Çocuk hastaların yaklaşık üçte biri asemptomatiktir ve başka nedenlerle yapılan ultrasonografide tanı alırlar.

Üriner sistemde taşlar yetersiz sıvı alımı, ishal ve sıcakta çıkarılan günlük idrar miktarının azlığı, hareketsizlik, idrar akımını bozan anatomik anormallikler ( hidronefroz, üreteropelvik bileşke darlığı ve vezikoüreteral reflü gibi ), idrar yolu enfeksiyonları, idrarda taş oluşturan iyonların yüksek oranda bulunmasına neden olan metabolik hastalıklar gibi nedenlerle oluşabilmektedir.

Üriner sistem taşı saptanan her çocukta altta yatan nedenler araştırılmalı ve saptanan kökensel ve kolaylaştırıcı nedenler ortadan kaldırılmalıdır.

Taş şüphesi olan çocuklarda radyolojik değerlendirmenin amacı, tanıyı doğrulamanın yanında taşın lokalizasyonunu, üriner obstrüksiyonun var olup olmadığını, varsa derecesini ve üriner sistemde taş gelişimini kolaylaştıracak anatomik nedenlerin var olup olmadığın belirlemektir. Üriner sistem taşlarının tanısında genellikle ilk seçenek olarak ultrasonografiden yararlanılır. Ultrasonografi taşın yerleşim yerini, büyüklüğünü, tıkayıcı olup olmadığını, obstrüksiyon derecesini, mesane durumunu ve varsa eşlik eden anatomik bozuklukları saptamada radyasyon içermemesi, invaziv olmaması ve kolay uygulanabilir olması nedeniyle ilk seçenek olarak tercih edilmelidir. Ultrasonografinin dezavantajı olarak da uygulayıcılar arasında farklı sonuçlar elde edilebilmesi ve üretere düşen taşların bazen görüntülenememesi sayılabilir.

Dr. Ş. Melek Avcı Orhun
Radyoloji Uzmanı
Bayraklı 4 Boyutlu&Renkli Doppler Ultrasonografik Tanı-İzmir
Instagram, .melek.avci.orhun
Tel. 232-6834936

, , ,