Ruhi Bey Sahaf

"Ben Ruhi Bey nasılım"

Enflasyon ve Dijital Dünya Karşısında Kitap Kültürünün Varoluş Mücadelesi - Fikir Gazetesi 23/06/2024

https://fikirgazetesi.org/2024/06/20/kitap-kulturu-ve-ekonomisi/

Enflasyon ve Dijital Dünya Karşısında Kitap Kültürünün Varoluş Mücadelesi - Fikir Gazetesi Her şeyden önce kitap basım maliyetlerinin astronomik rakamlara ulaşması, kitap almayı erteler hâle getirdi. Sürekli kitap alan okurlar

Kitap yasakları hakkındaki kitap yasaklandı 18/06/2024

https://www.gazeteduvar.com.tr/kitap-yasaklari-hakkindaki-kitap-yasaklandi-haber-1698238

Kitap yasakları hakkındaki kitap yasaklandı Bir velinin şikayeti yüzünden yasaklanan bir kitaba ulaşamayan dördüncü sınıf öğrencisinin hikayesini anlatan 'Bu Kitabı Yasakla' adlı kitap, bir velinin şikayeti üzerine yasaklandı.

12/06/2024

Ruhi Bey Sahaf'ın Nadir Kitap hesabından sipariş verebilirsiniz. https://www.nadirkitap.com/sarkacin-golgesinde-bir-tek-olulerin-umudu-yoktur-kadir-soguksu-kitap37392012.html

Marquez ‘Yok edin’ demişti: O roman çıktı - Diken 08/03/2024

https://www.diken.com.tr/marquez-yok-edin-demisti-o-roman-cikti/?fbclid=IwAR3Ju8LD71q-AgpsJIedKFWb8UvsI1QdqvLQiEXz5b2it4Qu0A1PP0Oi7NY

Marquez ‘Yok edin’ demişti: O roman çıktı - Diken 07/03/2024 - Nobel ödüllü yazar Gabrial Garcia Marquez, 10 yıl önce öldüğünde geriye demans hastalığıyla mücadele ettiği dönemde yazdığı bir roman bırakmıştı. Bu roman Marquez'in yok edilmesini istemesine rağmen yayımlandı.

Jon Fosse kimdir? 12/10/2023

https://www.gazeteduvar.com.tr/jon-fosse-kimdir-haber-1640944

Jon Fosse kimdir? Norveçli yazar Jon Fosse, 2023 Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazandı.

Sahaflar Çarşısı'nın sembol ismi Hüseyin Avni Dede'nin adı 58 yıldır altından ayrılmadığı çınar ağacına verildi 26/10/2022

https://www.cumhuriyet.com.tr/turkiye/sahaflar-carsisinin-sembol-ismi-huseyin-avni-dedenin-adi-58-yildir-altindan-ayrilmadigi-cinar-agacina-verildi-1995271

Sahaflar Çarşısı'nın sembol ismi Hüseyin Avni Dede'nin adı 58 yıldır altından ayrılmadığı çınar ağacına verildi 58 yıldır İstanbul Beyazıt'ta bulunan Sahaflar Çarşısı'nın girişindeki çınarın altında, kendi şiir kitaplarını ve çeşitli antikaları satan Hüseyin Avni Dede'nin ismi altında satış yaptığı çınara verildi. 375 yıllık çınar artık Hüseyin Avni Dede Çınarı olarak an....

21/10/2022

Carolina Maria De Jesus, Brezilya'nın Sao Paulo şehrinin Favela denilen gecekondu mahallesinde babalarının bile kim olduğunu bilmediği üç çocuğu ile bir kulübede aç, sefil, perişan bir hayat yaşıyordu. Gün doğmadan yola çıkar, zengin mahallelerindeki çöp tenekelerinden topladığı öte beriyi hurdacılara satarak elde ettiği üç, beş kuruşla kıt kanaat evlatlarını doyurmaya çalışırdı. Fakirlik ıstırabı öylesine canına tak etmişti ki nihayet, çöp tenekesinden çıkardığı iki kullanılmış ajandanın boş sahifelerinde 1955 yılında bir gece, mum ışığında, 9 yıldır çektiği acıların destanını yazmaya başladı. Dört sene devamlı yoksulların hikayesini anlatan bu destanı, bir gün tesadüfen bir gazeteci okudu. Sao Paulo'nun "Folhas De Sao Paulo" gazetesindeki tefrikası yüz binlerce insan tarafından heyecanla okunan hatıralar kitap halinde basıldığı gün, eserin 10 binlik ilk baskısı yarım günde tükendi.

Agatha Christie’nin 11 yıllık kayboluşunun ardındaki gizem çözüldü | edebiyathaber.net 06/10/2022

Agatha Christie’nin 11 yıllık kayboluşunun ardındaki gizem çözüldü | edebiyathaber.net Ünlü yazar Agatha Christie'nin 1926 yılında 11 günlük kayboluşunun arkasındaki sır perdesi aralandı. İngiliz yazarın son gizemi nihayet BBC tarihçisi tarafından çözüldü.Ünlü İngiliz suç yazarı Agatha Christie'nin 1926'da evinden yüzlerce kilometre uzaktaki bir otelde 11…

Hakan Günday’a Herman Hesse ödülü 08/07/2022

https://www.odatv4.com/dunya/hakan-gunday-a-herman-hesse-odulu-243728

Hakan Günday’a Herman Hesse ödülü Almanya’nın prestijli edebiyat ödüllerinden Uluslararası Hermann Hesse Ödülü bu yıl Hakan Günday’a verildi.

Henrik Ibsen... Özgürlükler için yaşadı, yazdı! Bedriye Korkankorkmaz’ın yazısı... 28/06/2022

https://www.cumhuriyet.com.tr/kultur-sanat/henrik-ibsen-ozgurlukler-icin-yasadi-yazdi-bedriye-korkankorkmazin-yazisi-1949769

Henrik Ibsen... Özgürlükler için yaşadı, yazdı! Bedriye Korkankorkmaz’ın yazısı... Eleştirel rasyonalizm edebiyat anlayışının tiyatrodaki öncüsü, çağdaş tiyatronun kurucularından, 300’e yakın şiiri de bulunan Norveçli oyun yazarı ve şair Henrik Ibsen (1828-1906) kapağımızda. Ömrünce Norveç’in ikiz devlet anlayışıyla bağlı olduğu İsveç’ten ayrı...

Birbirimizden başka çare yok 27/05/2022

https://www.birgun.net/haber/birbirimizden-baska-care-yok-389455

Birbirimizden başka çare yok Ekonomik krize dayanamayan kitapçılar bir bir kepenk kapatıyor. Örgütlülüğün önemine değinen kitapçılar, “Devlet destekli, teşvik programlı öneriler yerine,

Latife Tekin ve İhsan Oktay Anar yanyana: İmza hatırası 22/05/2022

https://www.gazeteduvar.com.tr/latife-tekin-ve-ihsan-oktay-anar-yanyana-imza-hatirasi-haber-1565731

Latife Tekin ve İhsan Oktay Anar yanyana: İmza hatırası İhsan Oktay Anar, imza günü için İzmirli okurlarıyla buluşan Latife Tekin'i ziyaret etti.

Bağımsız kitapçı ve kırtasiyecilerden ortak bildiri: İndirim konusuna sıkıştırılmış kitapçılık anlayışını reddediyoruz 10/02/2022

https://www.gazeteduvar.com.tr/bagimsiz-kitapci-ve-kirtasiyecilerden-ortak-bildiri-indirim-konusuna-sikistirilmis-kitapcilik-anlayisini-reddediyoruz-haber-1552658

Bağımsız kitapçı ve kırtasiyecilerden ortak bildiri: İndirim konusuna sıkıştırılmış kitapçılık anlayışını reddediyoruz Türkiye genelinde faaliyet gösteren 250 bağımsız kitapçı ve kırtasiyeci kağıt zamları sonrası yaptıkları açıklamada, "İndirim konusuna sıkıştırılmış bir kitapçılık anlayışını reddediyoruz" dedi.

Amin Maalouf: "Dünyayı yeniden icat etmemiz gerek." 23/01/2022

https://www.youtube.com/watch?v=nmhpiTMA1UA

Amin Maalouf: "Dünyayı yeniden icat etmemiz gerek." Ünlü romancı Amin Maalouf, kimlik meselesi üzerine konuşuyor:"Bugün edebiyatın temel görevi, dünyayı yeniden icat etmektir. Çünkü dünyanın yeniden icat edilm...

08/12/2021
'Mülksüzler' dizi oluyor: Ursula K. Le Guin’in bilim kurgu romanı ekrana gelecek 10/10/2021

https://www.gazeteduvar.com.tr/mulksuzler-dizi-oluyor-ursula-k-le-guinin-bilim-kurgu-romani-ekrana-gelecek-haber-1537574

'Mülksüzler' dizi oluyor: Ursula K. Le Guin’in bilim kurgu romanı ekrana gelecek Ursula K. Le Guin’in kült bilim kurgu romanı 'Mülksüzler' ekrana gelecek. Şu an için dizinin yayıncı platformu, senaristleri, yönetmenleri ya da oyuncuları gibi detaylar belli değil.

2021 Nobel Edebiyat Ödülü Abdulrazak Gurnah'ın 07/10/2021

https://www.gazeteduvar.com.tr/2021-nobel-edebiyat-odulu-abdulrazak-gurnahin-haber-1537739

2021 Nobel Edebiyat Ödülü Abdulrazak Gurnah'ın 2021 Nobel Edebiyat Ödülü sahibini buldu. Ödül, yazar Abdulrazak Gurnah'a verildi.

Şair Hasan Hüseyin Korkmazgil’in doğduğu ev, Şairler Evi oldu 10/09/2021

https://www.gazeteduvar.com.tr/sair-hasan-huseyin-korkmazgilin-dogdugu-ev-sairler-evi-oldu-haber-1534458

Şair Hasan Hüseyin Korkmazgil’in doğduğu ev, Şairler Evi oldu Şair Hasan Hüseyin Korkmazgil'in, Gürün'de doğup büyüdüğü ev, restore edilerek 'Şairler Evi'ne dönüştürüldü.

Ne bir eksik, ne bir fazla: Ferit Edgü 23/07/2021

www.hurriyet.com.tr/amp/kitap-sanat/ne-bir-eksik-ne-bir-fazla-ferit-edgu-41858365

Ne bir eksik, ne bir fazla: Ferit Edgü Ferit Edgü’nün kaleminden çıkan hiçbir metinde ‘fazlalık’ bulamazsınız. Yeni öykü kitabı ‘Yolun Gittiği Yer’ bunun ispatı niteliğinde. Öyküleri, müthiş bir doğallığın ve sadeliğin içinden yakalıyor zirveyi. Üstelik kısacıklar. Onları ‘öykü’ haline geti...

23/07/2021

Reşit İmrahor vakası
İlk şiirleri
Reşit İmrahor’un şiirleri ilk kez Tan dergisinin Nisan 1983 sayısında görülür. "Şehirde İyilik", "Pişmanlık", "Gilles de Retz", "Duke of Bedgord" ve "Sad Eyed Jehanne of Darkness" adlı 5 şiirlik yayını aynı derginin, Haziran 1983, Ekim 1983 ve Aralık 1983 sayılarında yer bulan "Son Arzusu", "The Purloined Letter", "Karşı Aruz I-VII" ve “Karşılanmış Arzu 1-6” adlı şiirler izler.

İmrahor’un ilk şiirleri edebiyat dünyasında büyük heyecan yaratır. Ece Ayhan önemli bir genç şair olarak bahseder İmrahor’dan. Ahmet Oktay, Yazko Edebiyat’ın Temmuz 1983 sayısında "Görünmekle Gizlenmek" başlıklı uzun bir yazıyla şiirini analiz eder ve şairin gelişini selamlar.

Yaklaşık 5 yıllık suskunluğun ardından Gergedan dergisinin Nisan 1988 sayısında yer bulan bir mesajla Reşit İmrahor yeniden ortaya çıkar.

Gergedan'da yayımlanan Reşit İmrahor mesajı.
Derginin Post-Restant bölümünün alt köşesine sıkıştırılmış mesaj şöyledir: "Ahmet Güntan; sende kalan şiirlerimi bir an önce iletmezsen skandal çıkaracağım. REŞİT İMRAHOR" Ahmet Güntan bu mesajın gereğini yerine getirmiş olmalı ki, Gergedan’ın, Mayıs 1988 tarihli 15. sayısında İmrahor’un “İki Gecikmiş Beşlik” üst-başlıklı iki şiiri yayımlanır.

Gergedan'ın 15. sayısında Reşit İmrahor'a ayrılan sayfa.
İmrahor’un, özgeçmişinde şu bilgilere yer verilmiştir: "29.02.1953 / İstanbul-İzmir-İstanbul-Tripoli-İstanbul/Alman filolojisi, küçük küçük satranç, yarı-didaktik tiyatro denemeleri/İlk yayımlanan şiirler: Tan, 1983/İkametgâh, aranıyor." Oysa 1953 yılının Şubat ayı 29 çekmez, sayfada yer alan profil fotoğrafı da Fernando Pessoa’nın bir gençlik fotoğrafıdır. Bununla birlikte fotoğrafın Ahmet Güntan’a benzerliği dikkatli gözlerden kaçmaz. Reşit İmrahor’un aslında var olmadığı, Ahmet Güntan’ın ta kendisi olduğu yorumları yapılır. Gültekin Emre, "Resit İmrahor, şiir dünyamızda kendine kalıcı bir yer edinmiş görünüyor. Gizemli, gizli kalsa da, bir başka şiirle değişik bir 'selam' sunuyor şiirseverlere" diye yazar.

Nisan 1989'da, Ankara'daki Gece Yayınları, Michel Tournier'in Gilles ile Jeanne kitabını Melis Ece’nin çevirisiyle yayımlar. Şair Levent Yılmaz, İmrahor’un "Gilles de Retz" şiirinden bir dizeyi kitaba yazdığı önsöze alıntılar: "Beyazlar giymiş iki kız kardeş./Biri oğlan, biri erkek." Ancak Levent Yılmaz’ın bu dizeye düştüğü dipnot da gizemi aydınlatıcı olmaktan uzaktır.

Mayıs 1989’da 5. Sayısı çıkan Şiir Atı dergisi, “Şiir Atı Kitap/6'da, Neler Olacak?” başlıklı bölümünde İmrahor’a meydan okuyan bir mesaj yayımlar "Reşit İmrahor kim olduğunu biliyoruz! Elma dersek çık!"

Tempo dergisinin soruşturması
Tempo dergisi Reşit İmrahor’un gizemini çözmek üzere harekete geçer. Derginin 20 Ağustos 1989 sayısında “Reşit İmrahor Sahiden Yaşadı mı, Patron?” başlıklı bir yazı kaleme alan gazeteci Ümit Bayazoğlu, Reşit İmrahor’un, Ahmet Güntan, İzzet Yasar ve Enis Batur’un ortak kullandıkları bir mahlas olduğunu iddia eder. Aynı yazıda Enis Batur, Gergedan’da yayımladığı iki İmrahor şiirinin hikâyesini şu sözlerle anlatır: "Bir gün sekreterim kapıdan başını uzattı, 'Reşit İmrahor adında garip bir bey geldi,' dedi. Gelsin dedim, konuşkan değildi. Şiirlerini usulca masama bıraktı. Fotoğraf istedim, vermek istemedi. Ama bu bizim dergimizin geleneği, resimsiz olmaz, deyince, gönülsüz kabul etti. Sonra da çekip gitti."

Bu yazının hemen ardından, Tempo dergisinin 34. Sayısında Reşit İmrahor imzalı “Ben Kendimim” başlıklı yazı yayımlanır. Yazıya, 1989 yılında, Ankara’daki Ortek Yayınları’ndan çıkmış Kuvve adlı şiir kitabının kapağı eşlik etmektedir. İmrahor tartışmalara cevap niteliğindeki bu yazıda Bayazoğlu nezdinde edebiyat dünyasına sitem eder. Varlığından şüphe edilmesine dair duyduğu kırgınlığı anlatır. Kuvve adlı kitabının bulunamıyor oluşunu “Ben şairim, baş bayi değilim” sözleriyle kınar. Ahmet Güntan’ı da, İzzet Yasar’ı da şahsen tanımadığını sadece Ahmet Güntan ile gurbetten yazıştıklarını söyler. İkisine de konu hakkında çekimser kaldıkları için sitemde bulunur. Enis Batur’u ise açıklamalarından dolayı “ciddiyetsizlikle” itham eder. Yazı şu sözlerle noktalanır: “Tempo'nun yayını beni derinden sarstı. Belki, bundan sonraki şiirlerimi takma isimle yayımlamak zorunda kalacak kadar kabuğuma itildiğimi hissediyorum. Artık fotograf çektireceğimi de sanmıyorum. Çünkü genç ve alımlı hatırlanmak istiyorum.” Bu yazıyla birlikte Reşit İmrahor Vakası iyiden iyiye alevlenir.

Tempo’nun bir sonraki sayısında Ahmet Güntan’ın Los Angeles’tan yolladığı, “Ben Seni Reşit İmrahor Sanmıştım” başlıklı bir mektup yayımlanır. Reşit İmrahor’un tavrını ironik bir şekilde eleştiren mektup provoke edici bir dille onu ortaya çıkmaya çağırır. Güntan mektubu şu sözlerle sonlandırır: “Ben seni bir Reşit İmrahor sanmıştım, ama sen maalesef bir Lautréamont çıktın.” Yazı bir açıdan Ahmet Güntan’ın, İmrahor’un varlığına şahitlik ettiğini düşündürürken diğer yandan Comte de Lautréamont’a (Gergedan dergisinin Reşit İmrahor şiirlerini yayımladığı sayısı da bir Lautréamont özel sayısıdır) yapılan gönderme nedeniyle kafaları karıştırır. Zira Comte de Lautréamont da, Isidore Lucien Ducasse’ın kullandığı bir mahlastır. Dahası kimi yorumlara göre Ducasse’ın mahlası aslında “Başkası, benimdir” (lautréamont = l'autre est à mon) anlamına gelmektedir.

Reşit İmrahor’un, Ahmet Güntan’ın mektubuna cevabı gecikmez. Tavrından geri adım atmayan İmrahor kinayeli sözlerle özellikle de Enis Batur’u kastederek konuya taraf olan şairleri tiye alır. “Yolunuz açık olsun” cümlesiyle sona eren mektup onun bilinen son açıklaması olacaktır.

Kasım 1989'da ilk sayısını çıkaran Hokka dergisinde, "César Paladión'a Saygı" adlı Jorge Luis Borges ve Adolfo Bioy Casares çevirisiyle İmrahor ilk kez çevirmen kimliğiyle ortaya çıkar. Üstelik bu çeviriler, “1990 baharında Kıyı Yayınları'nda basılmak üzere Reşit İmrahor'un hazırladığı kitaptan alınmıştır" dipnotuyla yayımlanır. Böyle bir kitap hiçbir zaman yayımlanmaz.

5. sayısında Reşit İmrahor’a meydan okuyan Şiir Atı’nın, Nisan 1991’de yayımlanan 6. Kitap’ında İmrahor’la ilgili hiç bir bilgiye rastlanmaz. Ancak bu sayıda, "Öğretici Şiirler'den" üst başlığıyla "Hayat Bilgisi" adlı şiiri görülür. Aynı yılın sonlarına doğru çıkan Beyaz dergisinin 17. sayısında 5 kolaj'a imza atan Reşit İmrahor, derginin 1992 yılı baharında çıkan 18. Sayısında da "Babamname” ve “İkili Havlamalar" adlı şiirlerini yayımlar.

1993’te, Yapı Kredi Yayınları’ndan Unutulmuş Şiirler Antolojisi çıkar. Antoloji, İlhan Berk’ten Ece Ayhan’a, Cemal Süreya’dan Edip Cansever’e, Ülkü Tamer’den Metin Eloğlu’na, Özdemir Asaf’tan, Güven Turan’a pek çok ismin, kitaplarına almadıkları şiirlerden ve şiirle ilişkisini kesmiş birçok tanıdık ismin, dergi sayfalarında kalmış şiirlerinden oluşur. Kitabı yayına hazırlayan kişinin Enis Batur olduğu sonradan anlaşılır. Nitekim Batur, 2008 yılında yayımladığı Suya Seng adlı kitabında da bunu açıkça ifade etmiştir.[10]

Kuvve'den Fiil'e kitabının çıkışı
Reşit İmrahor 23 Ekim 1993’te, TRT2’de Enis Batur ve Cem Akaş’ın birlikte hazırladıkları Okudukça programına “konuk” olur. Fakat sırtı kameralara dönük olarak! İmrahor bu programda “Kuvve’den Fiil’e” kitabının Mitos Yayınları'ndan çıkacağının haberini verir. Bir şair olarak tavrını ise “Yok sayılmak istiyorum!” cümlesiyle ifade eder.

Gerçekten de aynı yıl Mitos Yayınları, Reşit İmrahor’un ilk kitabı "Kuvve’den Fiil’e”yi yayımlar.

Mitos Yayınları'ndan çıkan Reşit İmrahor kitabının kapağı.
İmrahor’un dergilerde yayımlanmış tüm şiirlerini de içeren kitap 1000 adet basılır. İlk elli nüshası imzalı olan kitabın tamamı numaralandırılmıştır ve ilk yüz adedi satış dışı tutulmuştur. "Kuvve’den Fiil’e”nin kapak içinde Reşit İmrahor’un Öteki Yapıtları başlığı altında “Kuvve - Ortek Yayınları, 1989” notu yer almaktadır. Ancak ne böyle bir kitabın ne de bu isimde bir yayınevinin olduğuna dair kanıt bulunmamaktadır.

Kitabı yayına hazırlayan Cen Koyuncu uzun önsözünde Reşit İmrahor’a dair o ana kadar bilinen her şeyi bir araya getirir. Önsözünü “Ne olursa olsun, bir yüz, bir kimlik, bir insan gizli kalmak istiyorsa bunu kurcalamamak gerekir. Bir şair, 'Karı-koca' gibidir, geceleri çekildiği yatak odasının gözetlenmemesi gerekir. Bu kitaptaki şiirlerin dergilerde kalmasına gönlüm razı olmadığı ve Reşit İmrahor’un yazdıklarına inandığım için soyundum bu işe. Çıplaklığımın güzelliği, çirkinliği bana aittir…“ sözleriyle bitirir.[11]

Koyuncu aynı önsözde, “Reşit İmrahor’un bu konuşma metni, programda kesilerek yayınlanmıştır” notunu düşerek İmrahor’un Okudukça programdaki konuşmasının tam metnini de verir.[12] 15 yıl sonra Suya Seng kitabında Enis Batur, programa çıkan, arkası dönük kişinin Cenk Koyuncu olduğunu açıklamıştır.[13]

Kitap sonrası dönem
1995’te Georges Bataille’ın Gözün Öyküsü (Histoire de l'œil) İmrahor’un çevirisiyle çıkar. Kitabın önsözünü yine Enis Batur’un yazdığı görülür. Bataille da bu romanını 1928’de Lord Auch müstearıyla yayımlamıştır. Çok sonraları, Yom Sanat’ın Kasım/Aralık 2002 Enis Batur Özel Sayısı'nda, Reşit İmrahor imzalı “Bend/E/Nis” başlıklı bir yazıya rastlanacaktır.

Cenk Koyuncu, Şiir-lik’in Şubat 1998 sayısında İmrahor’un “Hamiş” başlıklı şiirini, Mayıs 1998 sayısında ise “Karşı Yakada Gol” şiirini yayımlar. Bunu “Nil güneşin altında yeni bir şey yok 1993-1994” adlı şiir dosyası izler. Koyuncu’nun aktarımıyla, İmrahor, dosyanın ekindeki mektubunda şunları yazmaktadır: "Harf be harf yaşayarak yazmak zorunda kaldığım ‘Nil güneşin altında yeni bir şey yok 1993-1994’, sadece akvaryumun, fanusun dışına çıkmak olarak değerlendirilmemeli: Nerval’in kendisini bir sokak lambasına asması, bugün bizlerin peygamberlerin düştükleri tuzağı tanımamız ne yazık ki pek bir şey değiştirmemize yetmiyor. Bize kalan, olan karşısında kendi kendimize sonuna dek gitmek ve olumlu bir bağla bağlanmak.”

21. yüzyılda Reşit İmrahor
2001'de, Kitap-lık dergisinin "Vesikalık: Takma Adlar, Sanal Kimlikler" altbaşlıklı 45. sayısında Cem Akaş, "Reşit İmrahor: Sınırlarını Zorlayan Kollektif Yapma Kimlik" adlı bir deneme kaleme almıştır.[14]

İzzet Yasar’ın 2002 yılında yayımlanan Dil Oyunları adlı kitabı Reşit İmrahor vakasını aydınlatma adına önemli bilgiler içerir. Kitabın başında yer alan İlhan Berk imzalı yazıda şu bilgilere yer verilir: "Reşit İmrahor'u biliyor musunuz? Bir zamanlar üç cins şair böyle tek bir ad altında yazıyorlardı. Kısa sürede de ünlendiler: İzzet Yasar, Mus­tafa Irgat, Ahmet Güntan. Sonradan bu Mustafa Irgat'ın yerini Enis Batur aldı. ("Nil" şiirini unutamıyorum.) Bilinmezlik bir ilkeydi onlar için: belki de Pessoa'yı okumuşlardı. İzzet Yasar, Mustafa Irgat gibi kapalı bir şair­dir. Neredeyse ikisi de şimdiye değin kullanılmayan bir dille yazıyorlar. İzzet'in poetikası da böylece giderek dil oldu. (Lacan'ın "Yazılar"ımını ce­binden düşürmemesi boşuna değildir.) Bugün İzzet Yasar bir başına ka­palı, çetin, lanetli bir şiiri sürdürüyor. Neredeyse, anlaşılmak, paylaşılmak istemiyor gibidir. Ya gerçek mi? Onun için şiirde asıl gerçek, gerçek ol­mamakta yatar çünkü." Bu metinle İzzet Yasar, Reşit İmrahor’un bir mahlas olduğunu teyit etmiş görünür. Ahmet Güntan ve Enis Batur ile birlikte ilk kez, Mustafa Irgat’ın da baştan beri Reşit İmrahor mahlasını kullananlardan birisi olduğu ortaya çıkar. Gizem büyük ölçüde açıklığa kavuşmuştur. Bununla birlikte aralıklarla Reşit İmrahor imzalı ürünler görülmeye devam eder.

2003’ün Eylül ayında tek sayı çıkan Beduh adlı fanzin “Sanctis Spiritus” adlı bir İmrahor şiirini yayımlar.

6 yıl sonra, 2009 yılında Sel Yayıncılık, Cinsel Seri'den Reşit İmrahor çevirisiyle 3 kitap çıkarır.[15] Guillaume Apollinaire’den Genç Bir Don Juan'ın Maceraları, Enderûnlu Fâzıl’dan Güzel Oğlanlar Kitabı (Hûban-nâme) ve anonim bir eser olan Görgülü ve Bilgili Bir Burjuva Kadınının Mektupları. 2015’de Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Sistemi’nde XVIII. Yüzyıl Türk Edebiyatı dersi Güz dönemi ara-sınavında Enderûnlu Fazıl’ın Hûban-nâme eseriyle ilgili olarak bir soru sorulur. “D” şıkkında “Fransızcaya çevrilen eser Reşit İmrahor tarafından günümüz Türkçesine kazandırılmıştır” ifadesi yer alır.[16] Oysa Genç Bir Don Juan'ın Maceraları müstehcenlik iddiasıyla yargılanmış[17] ve kitabın çevirmeninin İsmail Yerguz olduğu 2013’te ortaya çıkmıştır.

Ücra şiir dergisinin 2011 yılında yayımlanan, 27 Şubat tarihli 2. Sayısında, 1 Mart tarihli 8. Sayısında ve 19 Haziran tarihli 40. Sayısında Reşit İmrahor imzalı şiirlere rastlanır.[18]

2013 yılında Oğlan Bizim Kız Bizim Fanzin, seçici kurulunda İzzet Yasar’ın da yer aldığı, parodi niteliğinde Reşit İmrahor Şair ve Hikâyeci Nasir Ödülleri’ni organize eder.[19] Hikâyeci nasir dalında Ahmet Büke, şair dalında ise İsahag Uygar Eskiciyan ödüllendirlir.[20] 2014’de ikinci kez organize edilen ödül bu kez T.C. Resmî Gazete’ye verilir.[21]

2014 yılında Palas Pandıras Fanzin’de Reşit İmrahor imzalı bir kapak tasarımına rastlanmıştır.[22] Aynı yıl Temmuz ayında çıkan Magna Nebula’nın pilot sayısında da İmrahor imzalı "Panarion" başlıklı bir şiirsel metin yayımlanır. Metnin altına “Ocak 2014, Karaburun” notu düşülmüştür.

2017 yılında çıkan İletişim Yayınları’nın Resimli Türkçe Edebiyat Takvimi’nde, “katkıda bulunanlar” arasında Reşit İmrahor’un adı da geçer.[23]

Hikâyenin aslı
Ahmet Güntan’ın ve İzzet Yasar’ın dost çevresine yaptıkları açıklamalardan “Kuvve’den Fiil’e”nin muhayyel şairinin gerçek olmadığı, Mustafa Irgat’ın da parçası olduğu bu ekip tarafından yaratılmış bir mahlas olduğu bugün artık kesinlik kazanmıştır. Güntan resmen bir açıklamada bulunmadıysa da Yasar, Dil Oyunları kitabına aldığı İlhan Berk’in yazısıyla durumu teyit etmiştir. Seyhan Erözçelik, Mehmet Günsür'ün İçeriye Bakan Kim? adlı kitabına yazdığı önsözde İzzet Yasar'dan "Reşit İmrahor adlı var olmayan bir şairin yaratıcılarından biri" olarak söz eder.[24] Enis Batur’un da baştan itibaren bu kurgunun parçası olduğu, özellikle Gergedan’ın editörüyken Reşit İmrahor’a hamilik yaptığı bilinmektedir. “Kuvve’den Fiil’e”de yer alan şiirlere katkısı olup olmadığına dair kesin bir bilgi bulunmasa da kendisi de bu mahlasla eserler verdiğini pek çok kez dile getirmiştir.[25] Cenk Koyuncu ise “Kuvve’den Fiil’e”nin yayına hazırlanması sürecinde vakaya dahil olmuştur. Bunun yanı sıra, İmrahor’un şiirleri Ahmet Güntan’ın, İzzet Yasar’ın ve Mustafa Irgat’ın şiir anlayışlarıyla da uyum içindedir. Kaynağını Lautréamont ve Pessoa’da bulan bu anlayış, edebi açıdan İmrahor'un şiirlerinde, felsefi açıdan kimliğinde cisimleşir.

Reşit İmrahor’un edebi meselesi
Dünya edebiyat tarihinde, Émile Ajar (asıl adı, Romain Gary) gibi, mahlasla yazmayı tercih etmiş pek çok yazar bulunmaktadır. Türk edebiyatında da bunun pek çok örneğine rastlanır. Ancak Reşit İmrahor vakası bundan çok daha fazlasına işaret eder.

Reşit İmrahor bir mahlas olduğu kadar bir ideadır. Reşit İmrahor’u yaratan ekip, vakanın başından itibaren, “şair kimdir, kendi olmak ne demektir” sorularına cevap aramıştır. İmrahor bir anti-kahraman olmayı seçmiş, “kendini silerek yapıtını var etmeyi” denemiştir. Şiirin güzel söz oyunu olmadığını, hayatın ta kendisi olduğunu imlemiştir. İmrahor’a göre şairin eseri kadar duruşu da edebiyatın ta kendisidir.

İmrahor’a hayat veren şairlerden Ahmet Güntan’ın daha sonra Gösteri dergisinde “Türk edebiyatı beni neden kabul etmiyor?” başlıklı bir yazı kaleme almış olması ayrıca dikkat çekicidir.[26] Reşit İmrahor’a, Los Angeles’tan yolladığı mektupta ortaya çıkmasını salık verirken, Türk edebiyatının en özgün isimlerinden birisi olarak bizzat kendisi edebiyat çevreleri tarafından uzun süre görmezden gelinmiştir.

Günümüzde Reşit İmrahor
“Kuvve’den Fiil’e”nin yayınıyla birlikte çekirdek ekip Reşit İmrahor mahlasını kullanmayı bırakmıştır. Hikâyeye doğrudan dahli olan isimlerden Mustafa Irgat, İzzet Yasar[27] ve Cenk Koyuncu sonraki birkaç yıl içinde sırayla hayata veda etmiştir. Reşit İmrahor ise geride bıraktığı şiirlerle Türk edebiyat tarihinde yerini almıştır.

Kitabın yayınından sonraki dönemde de, çekirdek ekipten bağımsız bir şekilde İmrahor mahlasını kullanan yazarlar ve çevirmenler görülmüştür. Günümüzde de Reşit İmrahor’u bir mahlastan fazlası olarak gören yazarlar hikâyeye kendilerince katkı yapmaya, Reşit İmrahor adını yaşatmaya devam etmektedir. Halen internette Reşit İmrahor adına açılmış bir blog sayfası ve aktif bir twitter hesabı bulunmaktadır.

Kitapçım olmadan asla 16/05/2021

Kitapçım olmadan asla Türkiye’de ve dünyada pandeminin kitap dünyasındaki en önemli etkisi yeni kitap ve yazarların okura ulaşmasında karşılaşılan güçlükler. Sebeplerinden biri, kitapçı dükkanların etkinliğini kaybetmesi.

Habermas, BAE Şeyh Zaid Kitap Ödülü'nü kabul etmeyecek 04/05/2021

https://www.gazeteduvar.com.tr/habermas-bae-seyh-zaid-kitap-odulunu-kabul-etmeyecek-haber-1521086

Habermas, BAE Şeyh Zaid Kitap Ödülü'nü kabul etmeyecek Alman filozof Jürgen Habermas, Birleşik Arap Emirlikleri’nin verdiği Şeyh Zaid Kitap Ödülü'nü kabul etmeyeceğini açıkladı.

Sennur Sezer Emek-Direniş Şiir ve Öykü Ödülleri'ni kazananlar açıklandı 02/05/2021

Sennur Sezer Emek-Direniş Şiir ve Öykü Ödülleri'ni kazananlar açıklandı 2021 Sennur Sezer Şiir Ödülü'nü 'Miskin Peri' dosyasıyla Can Hakman, Öykü Ödülü'nü de 'Hayatlarınızdan Alacaklıyım' dosyasıyla Tunç Kurt kazandı. Ödüller 12 Haziran’da sahiplerine verilecek.

Dante gibi ortasında mıyız ömrün ya da ‘İlahi Komedya’nın yeni çevirisi 25/04/2021

https://www.hurriyet.com.tr/kitap-sanat/dante-gibi-ortasinda-miyiz-omrun-ya-da-ilahi-komedyanin-yeni-cevirisi-41795425

Dante gibi ortasında mıyız ömrün ya da ‘İlahi Komedya’nın yeni çevirisi Batı’nın üç edebi temel eserinden olan Dante’nin ‘İlahi Komedya’sına Sevinç Elpida Kara ile Ayçin Kantoğlu’nun yaptığı yeni çeviriler, Dante’nin referanslarını ve göndermelerini dipnot olarak vermesiyle öncekilerden ayrılıyor. Çeviriye yapılan bu eleşt...

Want your business to be the top-listed Computer & Electronics Service in Mersin?
Click here to claim your Sponsored Listing.

Address


Ruhi Bey Sahaf
Mersin
33120

Other Internet Companies in Mersin (show all)
Strike safak net Strike safak net
33020
Mersin, 33020

شركة إنترنت فضائي

Techno Lojistek Techno Lojistek
Mersin, 33010

General Trade Company From Türkiye, China and Europe Metal - Plastic - Electric

Limon İnternet Cafe Limon İnternet Cafe
Mersin
Mersin, 33300

İnternet Cafe

Rüzgar Net Çukurova Rüzgar Net Çukurova
Mersin

TÜRKİYENİN EN UCUZ İNTERNETİ ! �

ŞAFAK NET إنترنت فضائي ŞAFAK NET إنترنت فضائي
MERSIN
Mersin, 310000

ألفا نت لخدمات الإنترنت الأرضي والفضائي( AlfaNet)

E.A.Y software E.A.Y software
Mersin Erdemli
Mersin, 33730

PC ortamında arzu edebileceğiniz herşey

PHP Türk 'Destek' PHP Türk 'Destek'
Mersin

PHP Destek Topluluğu

33 Tanıtım Reklam Ajansı 33 Tanıtım Reklam Ajansı
Mersin, 33300

alış veriş

YAPI DEKOR &EMLAK YAPI DEKOR &EMLAK
Mersin

ALÇI-BOYA-HAZIR SIVA-FAYANS YAPIŞTIRICISI- DERZ DOLGU-ISI YALITIM LEVHALARI-İZALASYON MALZEMELER?

BC Tasarım BC Tasarım
Mersin

Web tasarım, grafik tasarım, kurumsal kimlik, 3d modelleme, 3d animasyon, banner, intro,

Lamos Balıkçılık Lamos Balıkçılık
Silifke Caddesi Turgut Reis Mah
Mersin, 33010

Lamos Balıkçılık olarak sizlere avınız esnasında en iyi deneyimleri sunmak için dünyaca ün

Şah İnternet Cafe Şah İnternet Cafe
Mersin, 33300

Son sürüm program ve online oyun kalitesiyle hizmetinizdeyiz. İnternetimiz temiz ve kaliteli olup